Mr. Big (1989) [Mr. Big]

28 Ağustos 2011 Pazar § 0

Her şey, o sıralar David Lee Roth Band'de çalan Billy Sheehan'ın Los Angeles'ta yerel bir bara gidip piyasaya adım atmaya çabalayan yeni bir grubu dinlemeye gitme kararıyla başlar. Bu yeni grupta Paul Gilbert da vardır. Ve bir gece, program sonrası bu çocuktaki cevheri görüp beraber çalmak isteyen Billy Sheehan, Paul Gilbert'a bir grup kurma teklifinde bulunur. Paul evlat da, böyle önemli bir müzisyenin teklifine haliyle hayır diyemez ve sevinçten götü ata ata Mr. Big'in çekirdeğini oluşturacak o müthiş duo'yu tamamlar. Akabinde yine yerel barlarda müzik yapan vokalist Eric Martin ve davulcu Pat Torpey de gruba dahil edilir ve 15 gün gibi kısa bir sürede, stüdyoda yatıp stüdyoda kalkılarak "Mr. Big" albümü kaydedilir. Bu isim, bir diğer klasik rock grubu Free'nin bir şarkısından ilhamla alınmıştır. Fikir Paul Gilbert'a aittir. Paul Gilbert candır. Tracklist;

Addicted To That Rush: İlk işte... "Mr. Big nedir, kimdir?" sorusunun -dönemi itibariyle- cevabı niteliğinde olan, doymamış hayvani yağlardan rafine tapping intro'lu, "gazoğlugaz" türevinden bir şarkı. Tamamen bağımsız gitarlarına hasta olunur, yataklara düşülür... "Bas vs Gitar"(Billy Sheehan vs Paul Gilbert) kapışması Youtube'un klasiklerinden olmakla birlikte, klibinde kan, ter, cümbüş, orgy morgy her şey izlenebilir. Bir çift de bot görülür sonunda, Eric Martin'in ayağında. Aynı zamanda albüm kapağındadır bu kahverengi botlar. Velhasıl, Eric Martin şarkının sonunda "one of these days, one of these days..." diye de terennüm eder, yorum getirebilene aşk meşk olsun.

Wind Me Up: Sözler de dahil tamamı Billy Sheehan'a ait olan eser. Değişken temposu, manyak riff'i, bol chorus'lu solosuyla akıllara zarar. Bir yerden backing track'ini bulup üstüne improvize takılmak için harika bir şarkı bir yandan da. Bulan olursa haber versin, Budokan'a biletim var. "Turn me on turn me on...."

Merciless: Solo bir bas gitar albümüne daha çok yakışacağını düşündüğüm, ehil insan Billy Sheehan'ın dağarcığından bir şarkı. Genel itibariyle orta halli denebilir.

Had Enough: İnanılması güç bir bas gitara ve -spesifik olarak- tonuna sahip şarkı. ilk salisesinden kendini ele veren o introsu bilhassa... Nasıl bir chord progression; nasıl yazılır bu notalar, akorlar, biz dünyalılar anlayamıyoruz tabii. G.i.t'de okuyayım istersem... Abartmak gibi olmasa, şarkının tüm sözlerini de şuraya iliştiriverirdim şimdi. Baştan sona "dolup da taşmak" hadisesi... "Yeter ulan" çekmiş yazan belli ki. Yine karakteristik bir Paul Gilbert ritmik solosuna da rastlıyoruz ayrıca. Albümün 2. en güzel şarkısı, kanaatim...

Blame It On My Youth: Üç akorlu süper riff'ine kurban eser. Şarkının liriklerinde de solonun olduğu kısım "(sexy jargon)" diye tanımlanır ki öyle çılgın bir şeydir. Ek olarak; hiç unutamayacağım bir nokta da, 2000'li yılların başında grubun dağılması üzerine sorulan bir soruya cevaben grubun solisti Eric Martin'in verdiği "Blame It On My Youth..." gibi ironinin dik alası olan bir cevaptır. Gün gelir, grup yeniden birleşir tabii(eşek herif!). Daha da inanılmaz müzisyenler olunmuştur bu aradan geçen zamanda(gaza geliyorum bu konu açılınca). Neyse uzattım; tadın, tattırın bu şarkıyı...

Take A Walk: Leş gibi bir distortion'uyla, armonisiyle, harmonisiyle dibine dibine vurmuş bir şarkı(tasvire gel). Elektro gitardan çıkabilecek tüm seslerin bir yelpazesi... Yine şarkı bitiminde, bir kapı kapanma sesi duyulur, her şey o an sessizdir ve Billy Sheehan o jazzbass tonundaki sesiyle "she'll be back..." der, kalplere su serper. Ablamız bir dahaki albüme gelecektir.

Big Love: "Lan oğlum yavaş, şşt sakin!" şarkısı... Agresif; damar, isyan... sado mazo... Paul Gilbert'ın nasıl bir hırsla tellere vurduğunu duymamak imkansız. O klasik, slow da olmayan hızlı da olmayan bir Mr. Big şarkısı[misal, diğer biri de şuradadır; (bkz: Lean Into It), Cdff Lucky This Time]. Yaşadıklarını enstrümanlarıyla haykıran 4 adam... Ve derken, (mazur görünüz)s.kerten bir solo... Buna teknik yorum olmaz, açık konuşuyorum. Böyle bir şarkı işte. İşte öyle bir şey... Dayanamıyorum...

How Can You Do What You Do: Enfes bir elektro tonuna sahip eser. Her şarkı için solo diyorum farkındayım da, bununki de ayrı bir güzel. Süper efekt kullanımları/kontrolleri filan... Davulları da es geçmeyeyim bu arada(mehter mübarek). Sonuç itibariyle, kesinlikle güzelden daha fazla bu şarkı aslında.

Anything For You: Clean ve acı çeken tonda bir gitar, dümdüz, kusursuz ve pürüssüz bir bas line, ve alayına isyan bir vokal... Ölümcül! Tabir doğruysa şayet, Mr. Big'in haldur huldur müziklerin grubu olmadığının en büyük ispatlarından biri. Ne dense eksik... Albümün değil, grubun, yok yok, dünyanın en güzel şarkılarından biri... Rakı bitirmişliğim vardır eşliğinde. Hatırlamıyorum?

Rock & Roll Over: İsmiyle müsemma, "ver coşkuyu" nevinden bir şarkı bu da. Intense Rock II'de Paul Gilbert'ın bu şarkının ana riff'i tabanında ritim-solo alıştırmasını da daha yakından ilgililer ve cemil cümle için duyurayım. Nakaratına eşlik etmeden yerinde durabilecek bir insan dahi tanımadığım, bridge'ini yediğim şarkıdır bu son olarak.

30 Days In The Hole: Orijinali Humble Pie'ya ait, altına girdikleri her cover işinden daha güzelini yaparak çıkan Mr. Big'in kendi adını taşıyan ilk albümünün kapanış parçası[bir diğer cover için; (bkz: Bump Ahead), Wild world]. Richie Kotzen döneminde de bolcana çalınmıştır bu şarkı. Konserlerin favorisidir, ilk göz ağrılarındandır.

http://www.youtube.com/watch?v=lopeivpvqek (Addicted To That Rush)
http://www.youtube.com/watch?v=wdwr63qvzja (Big Love)
http://www.youtube.com/watch?v=wdyuj6eihg8 (How Can You Do What You Do)

What's this?

You are currently reading Mr. Big (1989) [Mr. Big] at Noksan.

meta

§ Leave a Reply